Yazık İnsanlara…

Yazık İnsanlara…

Dr. Alper Akçam

ABD’DE ÇÖKEN VAHŞİ KAPİTALİZMDİR…

Yazık insanlara… Covid 19, ABD’yi, o medarı iftiharı New York’u kasıp kavuruyor. Daha şimdiden yitirilen insan sayısı Çin’in çok çok üstüne çıktı

Bu çöken, sağlık dâhil her şeyi bir mal olarak gören ve para kazanma üzerine kurgulanan bir sistemdir. Bu çöken, halk sağlığını, koruyucu hekimliği hiçe sayan, lüks ve özel hastanelerin kazancından başka bir şey düşünmeyen bir yönetim anlayışıdır. Bu çöken, bütün dünyada egemenlik kurmaya çalışan, savaşlar çıkaran, yoksul halkların yeraltı ve yer üstü kaynaklarını yağmalayan emperyalist sistemin insanı bir eşya, bir kazanç kapısı yerine koyan yaban anlayışı, insanlığa aykırı bakış açısıdır…

Son günlerde, sağlıkla ilgili olduğu için, hayatımda ilk kez televizyonlardaki açık oturumları, tartışma programlarını izliyorum. İnsanlığın belli ölçüde kendi marifeti olan bu yıkım karşısında meslektaşlarımı dinliyor, tıptaki gelişmelerle ilgili bilgiler alıyor, olaya bilim insanlarımızın gözüyle bakmaya çalışıyorum.

Akşam Haber Türk Televizyonu’ndaki programa ABD’den Mehmet Çilingiroğlu adlı bir akademisyen katıldı. Utandım kendisiyle aynı kimliği taşıyor olmaktan.

Papyonuyla, şımarık tavırlarıyla, izleyicileri de hiçe sayan su şişesi kaldırışlarıyla hemen ilgi çekiyordu zaten. Kendini övdü de övdü; şöyle bilim adamıyım, böyle bilmem neyim diye… Çin’e sövdü, Kore’ye sövdü, Rusya’yı aşağıladı. O şahsı, ABD’den bizim bilim insanlarımıza karşı ahkâm keser ve bütün dünyaya tepeden bakar durumda görünce, tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş dedim.

O hakaretler yağdırdığı “komünist” dediği Çin hastalıktan yüzünün akıyla çıktı; hakaret ettiği Rusya’dan ise tıbbi yardım istedi ABD yönetimi…

ABD yönetiminin burunlarının dibinde, günahları kadar sevmedikleri Küba’dan söz etmedi ama söz oraya gelse bir çamur da oraya atmadan duramazdı kuşkusuz. O, on yıllardır ABD ambargolarıyla bunalmış küçücük Küba, sağlık ekipleriyle, tıbbi malzemeleriyle dünyanın yardımına koşuyor.

Arada bir de bizim sosyal güvenlik ve sağlık sistemimizi hükümetin bir eseriymiş gibi gösterip övgüler dizmeye kalktı, cehaletini kanıtladı… En büyük yanılgısı da oradaydı…

Evet, bizdeki sağlık ve sosyal güvenlik sistemi, insanı hiçe sayan ABD sisteminden kat kat öndedir, çok daha insancıldır.

O sistemin temelinde, Cumhuriyet öncesinden başlayarak tıbbiyelinin “halka doğru” yürüyüşü vardır. O sistemin temelinde, Çanakkale’de emperyalist işgale karşı göğsünü siper etmiş ve oracıkta can vermiş koca bir tıbbiye sınıfı vardır… Cumhuriyet’in sıtma savaşına çıkmış Köy Enstitülü kavruk Anadolu çocukları vardır… Reşit Galip’ten Türkân Saylan’a kendisini halkına adamış Türk hekimleri vardır. 1961 Anayasası ve Nusret Fişek hocaların armağanı “Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi” yasası ve halk sağlığı uygulamaları vardır.

Hiç kuşku yok ki, son yıllarda yapılmış politik alandaki kimi hataları ve baltalamaları, sağlık çalışanlarımıza yönelik saldırgan tavrı bir kenarda tutmak kaydıyla, bizdeki sağlık sistemi çok daha yaygın hizmet veriyor, çok daha halkını düşünerek çalışıyor.

Ellerinden, gözlerinden öpüyorum bu salgına göğsünü siper etmiş sağlık çalışanlarımızın…

Umarım ABD insanı da bu kötü dersten bir sonuç çıkaracak, saldırgan, diğer dünya halklarını aşağılayıcı tavırlar içinde olan, kapitalizmin jandarmalığına kalkışmış yöneticilerinden gerekli hesabı soracaktır…

Bizdeki birilerinin de ders alması gerek artık olanlardan… Önce kâr, önce çıkar, önce iktidar değil, önce insan…

Önce yalan, önce entrika, önce ikiyüzlülük değil, önce dürüstlük, önce iyilik, önce güzellik…

Selam olsun önlükleri gibi, alınları ve yürekleri de ak olan sağlık çalışanlarına…

Selam olsun dayanışma içinde bu yangını da söndürecek, başındaki yalanı, soygunu, sömürüyü de atacak bütün dünya haklarına…

 

About Post Author