Tuzla Demokrasi Hareketi İşgalci İsrail’in saldırılarını basın açıklamasıyla protesto etti.

Tuzla Demokrasi Hareketi İşgalci İsrail’in saldırılarını basın açıklamasıyla protesto etti.

Tuzla Demokrasi Hareketi İşgalci İsrail’in, Filistin’e yönelik katliama dönüşen saldırılarını basın açıklamasıyla protesto etti.

Tuzla Sahil Tören alanında 11.06.2024 Salı günü akşam saatlerinde bir araya gelen Tuzla Demokrasi Hareketi , “Soykırıma Son, Filistin’e Özgürlük”, “Katil İsrail Filistin’den Defol”, “Direnen Filistin Halkı Kazanacak”, Filistin’de İnsanlık Suçuna Dur De”  “Nehirden Denize, Özgür Filistin” sloganları atarak, İsrail’in Filistin’de yapmaya devam ettiği insanlık dışı katliamları protesto etti.

Tuzla Sahil Tören alanında bir araya gelen Tuzla Demokrasi Hareketi, basın açıklaması yaptı.  CHP Tuzla İlçe Başkanı Hasan Ulvi Zengin ve yöneticilerinin, TKP Tuzla İlçe yönetiminin, ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği) Tuzla derneği yönetimleri ve Pir Sultan Kocaeli Şube yöneticilerinin katıldığı basın açıklamasını, Demokrasi Hareketi sözcüsü okudu. İsrail’in Uluslararası Adalet Divanı Kararları’na ve Uluslararası Ceza Mahkemesi tutuklama taleplerine rağmen soykırımı sürdürdüğünü belirterek, “Yeni katliamların yaşanmaması, sivillerin ölümüne yol açan saldırıların talimatlarını verenlerin savaş suçları mahkemesinde yargılanmaları için derhal girişimlerde bulunulmalıdır. ” dendi.

Yaklaşık yarım saat süren basın açıklaması, soykırımcı İsrail vicdanlarda nasıl mahkûm olduysa uluslararası mahkemelerde yargılandığını görene kadar mücadelemize devam edeceğiz mesajı verildi.

BASIN AÇIKLAMASININ TAM METNİ

Siyonist ırkçı İsrail Hükümeti uluslararası emperyalist güçlerden aldığı destekle, insanlık suçu işlemeye devam ediyor. 7 Ekim’den beri saldırılarına devam eden İsrail; sivillerin sığındığı Birleşmiş milletlere ait yapılar, okul, hastane, cami ve kilise gibi çok sayıda yerleşim yerini kasıtlı hedef alarak bombalıyor; çocuk, yaşlı, engelli ve kadın demeden Filistin topraklarında katliam yapıyor. Saldırılar sonucu hastane, ibadethane gibi yaşam alanları bile mezarlığa çevrildi. İsrail Ordusu’nun 27 Mayıs sabahından bu yana BM gözetimindeki Refah Kampında yerlerinden edilmiş Filistinlilerin yaşadığı yerleşkelere yönelik düzenlediği saldırılarda onlarca Filistinli yaşamını yitirmiş ve çok sayıda kişi yaralanmıştır. Katliamı lanetliyor, yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Silahsız ve sivil insanlara yönelik bu son saldırının, Uluslararası Adalet Divanı’nın İsrail Ordusu’nun Refah Bölgesindeki operasyonlarını durdurma kararını vermesinden kısa bir süre sonra gerçekleşmiş olması manidardır. İsrail açıkça dünyaya meydan okumakta, insanlık değerlerini ayaklar altına alarak katliamlara devam edeceğini ilan etmektedir. İsrail uluslararası hukuku tanımamaktadır.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği saldırılarda çok büyük çoğunluğu çocuk ve kadınlardan oluşan 36 bini aşkın sivil hayatını kaybetmiş, 82 bine yakın insan yaralanmıştır. Vahşette sınır tanımayan Faşist ve gözü dönmüş İsrail, ABD’nin öncülüğünde 57 İslam ülkesinin liderlerinin sessizliğinden ve korkaklığından cesaret alarak katliamlarına devam ediyor.

Yapılan saldırılar insani değerlerden yoksunluğu ve bir barbarlığı temsil etmektedir. Açıktır ki, İsrail savaş ve insanlık suçu işlemektedir. İsrail’e destek olan ülkeleri ve liderleri tüm kalbimiz ile lanetliyoruz. İslam ülkeleri, Birleşmiş Milletler, uluslararası toplum ve İslam İşbirliği Teşkilatı’na çağrıda bulunuyoruz, “Gün susma günü, kafanızı toprağa gömme günü değildir. Gün soykırıma, vahşete ve talana sessiz kalma günü değildir” diyoruz.

İnsanlık bu barbarlığı durdurmak sorumluluğu ve göreviyle karşı karşıyadır. Ya bu katliamlar ve barbarlık durdurulacak ya da işlenen savaş suçlarına ortak olunacaktır.

Yeni katliamların yaşanmaması, sivillerin ölümüne yol açan saldırıların talimatlarını verenlerin savaş suçları mahkemesinde yargılanmaları için derhal girişimlerde bulunulmalıdır.

İsrail hükümetinin saldırıları durdurulmalı, ateşkes sağlanmalı, insani yardımlara yönelik engellemeler kaldırılmalı, sorunların barış ve diyalog yoluyla çözümü esas alınmalıdır.

Halkların güvenlik ve refah içinde yaşamasının tek yolu kalıcı ve adil barıştır.

Filistin halkı dünyadan ve Türkiye’den hamaset ve timsah gözyaşları değil, çözüm için acil somut adımlar atılmasını beklemektedir.

Bunun için; Filistin halkına yönelik abluka derhal kaldırılmalıdır.

İsrail işgal ettiği topraklardan geri çekilmelidir.

İsrail ile yapılan siyasi, askeri ve ekonomik tüm anlaşmalar iptal edilmelidir.

Filistin halkının eşit, özgür bir Filistin’i yaratmak için işgalci Siyonist İsrail’e ve emperyalizme karşı yürüttüğü bağımsızlık mücadelesinin yanındayız.

Filistin halkına ekonomik, sosyal her türlü destek sağlanmalıdır. Filistinlilerin hak eşitliğini tanımayan hiçbir ‘çözüm’ kabul edilmemelidir.

Filistin halkı ve emekçileriyle dayanışma içerisinde olmaya, savaşa karşı barışı savunmaya, bunun için mücadeleyi, dayanışmayı yükseltmeye devam edeceğiz.

Bugün İstanbul’dan, Tuzla’dan Filistinli sivillerin yanlarında olduğumuzu haykırırken aynı zamanda bütün baskılara rağmen dünyanın her yerinde Filistin Halkıyla dayanışmak için toplanan dostlarımızı selamlıyoruz. Soykırımcı İsrail vicdanlarda nasıl mahkûm olduysa uluslararası mahkemelerde yargılandığını görene kadar mücadelemize devam edeceğiz.

Direnen Filistin Halkı kazanacak, Ortadoğu Savaşla değil barışla değişecek.

                                                           TUZLA DEMOKRASİ HAREKETİ

Haber: Sol Medya/ burhanettin Yılmaz

About Post Author