CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in soru önergesini yanıtlayan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Niğde ili ve ilçelerinde 5 yerli ve 2 yabancı olmak üzere toplam 7 bilimsel kazı çalışmalarının yürütüldüğünü açıkladı.
Gürer: “Niğde on bin yıllık bilinen tarihi ile Anadolu’nun zenginliğidir”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde ilindeki bilimsel kazı çalışmaları ile restorasyonu yapılıp turizme açılmayan tarihi yapılar ve defice avcılarının tarihi alanlarda yaptıkları tahrifatı, soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı.
CHP Milletvekili Gürer, önergesinde şu soruların yanıtlanmasını istedi:
“Niğde ilinde bilimsel kazı çalışması devam eden arkeolojik alan sayısı kaçtır ve kazı çalışmalarını yürüten üniversiteler hangileridir?
Kazı alanlarının kısa tarihsel özeti nedir? Kazılarda elde edilen önemli bulgular nelerdir? Yeni kazı çalışması yapılması planlanmakta mıdır?
Niğde ili Hellena Kilisesinin restorasyon sonrası turizme kazandırılmayarak yeniden harap olmaya terk edilmesinin nedenleri nelerdir? Bu alanın tanıtımı ve turizme açılması için ön görülen tarih ne zamandır?
Niğde ili İftiyan Mahallesinde define avcıları tarafından kaçak olarak yapılan kazıların ardından bilimsel bir kazı çalışması başlatılması planlanmış mıdır?”
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in önergesine yanıt veren Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2022 yılında Niğde ili ve ilçelerinde 5 yerli, 2 yabancı olmak üzere toplam 7 bilimsel kazı çalışmasının yürütüldüğünü belirtti.
Bakan Ersoy, kazı çalışmalarına ilişkin şu bilgileri verdi:
Tepecik Çiftlik Höyük: Bakanlığımız izinleriyle gerçekleştirilmekte olan kazı
çalışmaları İstanbul Üniversitesinden Doç. Dr. Erhan Bıçakçı başkanlığında
yürütülmektedir.
İlk kez 1966 yılında Todd tarafından Orta Anadolu Bölgesinde gerçekleştirilen yüzey araştırmaları sırasında tespit edilmiştir. Yerleşme, tarih öncesi insanı için önemli bir hammadde kaynağı olan obsidyenin bolca bulunduğu Orta
Anadolu obsidyen yataklarına oldukça yakın bir konumdadır. Kazılarda MÖ 8.-6. binyıllar arasında yaklaşık olarak 2.000 yıl süren kesintisiz iskan görülmüştür. Bu kapsamda Orta Anadolu’ da Çanak-Çömlekli Neolitik ve Çanak- Çömleksiz Neolitikdönemlerin anlaşılmasında önemli bir merkezdir. Neolitik dönem ile birlikte Höyük’te Geç Roma-Erken Bizans ve İlk Kalkolitik olmak üzere toplam 14 tabakaya ait izler bulunmuştur. 2022 yılı kazı çalışmalarına 02.08.2022 tarihinde başlanmış ve kazı devam etmektedir.
Sırçalıtepe Höyük: Bakanlığımız izinleriyle gerçekleştirilmekte olan kazı
çalışmaları İstanbul Üniversitesinden Doç. Dr. Semra Balcı başkanlığında
yürütülmektedir.
Niğde Tarih Öncesi Yüzey Araştırmaları Projesi (2014-2018) kapsamında 2016
yılında tespit edilmiştir. Höyük’te Çanak-Çömleksiz Neolitik Döneme ait verilere ulaşılmıştır. 2022 yılı kazı çalışmalarına 27.07.2022 tarihinde başlanmış ve halen devam etmektedir.
Bekçitepe Höyük: Niğde Müze Müdürlüğü başkanlığında, Hitit Üniversitesinden Doç. Dr. Abdullah Hacar’ın bilimsel danışmanlığında kazı
çalışmaları yürütülmektedir.
Höyük, 2017-2019 yıllarında gerçekleştirilen yüzey araştırmalarında incelenen Kalkolitik Dönem’in tüm evrelerine sahip bölgedeki az sayıdaki yerleşmelerden biridir. Alanda, Geç Neolitik/Erken Kalkolitik Çağ’ a tarihlenen buluntular dışında Orta ve Geç Kalkolitik buluntuları da tanımlanmıştır.
Obsidyen İşlikleri:Niğde Müze Müdürlüğü başkanlığında, İstanbul
Üniversitesinden Doç. Dr. Nurcan Kayacan’ın bilimsel danışmanlığında kazı
çalışmaları yürütülmektedir.
Obsidyen İşlikleri’nin bulunduğu Göllüdağ oldukça büyük rezervleri ile
önemli bir obsidyen kaynağıdır. Obsidyen kaynakları dağın birçok alanında açıkta ya da toprak üstünde görülebilmektedir. İşlikler kazılarak; dönemi, yerleşmeler ile ilişkisi, işlikleri kullanan toplulukların kim olduğunun anlaşılması, bu yolla tarih
öncesi toplulukların obsidyen kullanımı ve değiş-tokuş ticaret mekanizmasının
anlaşılması sağlanmaktadır.
Tyana Antik Kenti: İlk kazı çalışması 1984 yılında Ankara Üniversitesinden
Prof. Dr. Aykut Çinaroğlu başkanlığındaki bir ekip tarafından Kemerhisar
Ambartepe’ de gerçekleştirilmiştir. O dönemde Ambartepe’nin kazı alanı olarak seçilmesinin nedeni, kentin tamamının modern yerleşim ile örtülmüş olmasıdır. 1984- 1986 yıllarında gerçekleştirilen kazı çalışmalarında üst katmanlar Osmanlı Dönemine ait olmak üzere basit mimari yapılar, Roma/Bizans Dönemlerine ait küçük buluntular (cam, seramik, sikke, boncuk taneleri) ele geçmiştir. Tyana kentinde 2. Dönem kazı ve araştırmaları İtalya Padova Üniversitesinden Guido Rosada başkanlığında 2001-2015
yılları arasında devam etmiştir.
Kazı çalışmaları güneydeki hamam kompleksi, Roma Havuzu, Su Kemerleri, Kilise ve Vaftizhane alanında gerçekleştirilmiştir.
- Dönem kazı çalışmaları ise Niğde Müze Müdürlüğü başkanlığında ve Aksaray Üniversitesinden Prof. Dr. Osman Doğanay’ın bilimsel danışmanlığındaki bir ekip tarafından 2016 yılında başlamıştır.
Tyana kazıları, 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı Kararlı Kazılar statüsüne alınmış ve kazılar halen Prof. Dr. Osman Doğanay’ın Başkanlığındaki bir ekip tarafından sürdürülmektedir. Tyana kazıları 2021 yılından itibaren ise 12 ay devam edecek kazılar kapsamına alınmıştır. 2022 yılı kazı çalışmalarına 13.06.2022 tarihinde başlanmış ve halen devam etmektedir.
Porsuk Höyük: 1968 yılında Fransız Arkeoloji Enstitüsü adına Prof. Dr. Olivier
Pelon tarafından başlatılan kazı çalışmaları 2003-2015 yılları arasında Bakanlığımız ve Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü adına Prof. Dr. Dominique P. Beyer, 2017 yılından itibaren de Bakanlar Kurulu kararı ile Doç. Dr. Claire Barat başkanlığında yürütülmektedir. Hitit Dönemi garnizon olarak kullanılan surlar, gözetleme kuleleri ile Demir çağ’ a ait kale surları ve sıva kalıntıları ortaya çıkarılmıştır. Bunun yanı sıra, yazıt, pişmiş toprak eserler ve cam eserler ele geçmiştir. 2022 yılı kazı çalışmaları, 04 Temmuz ile 19 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.
Kınık Höyük: Höyük boyutları ve özellikleri nedeniyle Orta Tunç çağı ile
Helenistik çağ arasındaki dönem açısından, Güney Kapadokya’nın en önemli
arkeolojik alanlarından birisi olarak tanımlanmaktadır. Bakanlar Kurulu Kararı ile 2011-2021 yılları arasında Pavia Üniversitesinden Prof. Dr. Lorenzo d’ Alfonso başkanlığında yürütülen kazı çalışmalarında Orta çağ, Helenistik, Akhamenid, Demir
çağı ve Tunç çağı dönemlerine ait önemli bilgiler elde edilmiştir. Akhamenid ve Helenistik Dönem arasında iki ana evreli bir kutsal alanın varlığı ve iç kalede dere taşı döşeli büyük bir meydan açığa çıkarılmıştır. Bunun yanı sıra, zoomorfik heykeller, pişmiş toprak eserler ele geçmiştir. Cumhurbaşkanı Kararı ile söz konusu çalışmalar Floransa Üniversitesinden Doç. Dr. Marina Puccı tarafından sürdürülmektedir.
2022 yılı kazı çalışmaları 29 Temmuz-17 Eylül 2022 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.
Konstantin-Helena (Andaval) Kilisesi’nde, Niğde Müzesi Müdürlüğü
başkanlığında ve Hacettepe Üniversitesinden Prof. Dr. M. Sacit Pekak’ın bilimsel danışmanlığında koruma, kurtarma ve restorasyon çalışmaları başlatılmıştır. Çalışmalara, Bakanlar Kurulu kararı ile 2010 yılından 2016 yılına kadar Prof. Dr. M. Sacit Pekak başkanlığında devam edilmiştir. Kilise, 13.04.2019 tarihinde örenyeri kapsamına alınarak ziyarete açılmıştır.
İftiyan mevkiinde geçmiş yıllarda kaçak kazı olayları vuku bulmakla beraber
failleri kolluk kuvvetlerince yakalanmış ve haklarında Bor Asliye Ceza Mahkemesinde 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu çerçevesinde yasal işlem tesis edilmiştir. Nevşehir Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulunun kararı doğrultusunda alandaki kaçak kazı çukurları Niğde Müzesi Müdürlüğü denetiminde kapatılmıştır.
Söz konusu alanda 2020-2022 yılları arasında kaçak kazı tespit edilmemiş olup kaçak kazıların önlenmesi için Jandarma ve Emniyet birimleriyle koordineli olarak çalışılmaktadır. Bahse konu alanda planlanan bilimsel bir kazı çalışması bulunmamaktadır.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer bilimsel kazılar yanında Niğde ili genelinde onlarca bilimsel kazı bekleyen alan bulunduğunu ve Anadolu tarihi her yönüyle aydınlanması için Niğde’de bilimsel çalışmaların yıl boyuna yayılması gerektiğini belirtti. Cumhuriyet’e kadar Niğde ilinin tarihini kapsamlı olarak “ Niğde Kapadokya’nın Başkenti” kitabında anlattığını ve yazdığını ifade eden Gürer Niğde tarihi,folklorü,kültürü ile tanıtılmayı beklemektedir”diye konuştu.