Gürer: “2021 bütçesinde de umut ışığı yok”

Gürer: “2021 bütçesinde de umut ışığı yok”

Gürer: “2021 bütçesinde de umut ışığı yok”

 “AKP iktidarı yaşamı eziyete çevirdi” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye’nin 2021 yılı bütçesinde,  AKP iktidarının yaşamı eziyete çevirdiğini, toplumun büyük kesiminin var olan sorunlarının çözümüne yönelik umut ışığı olmadığını söyledi. 

 

TÜRKİYE’NİN GENEL FOTOĞRAFI 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM Genel Kurulu’nda söz olarak,  ülke sorunlarına yönelik değerlendirmede bulundu.

Gürer, işsizlik, ekonomik sıkıntılar, iş cinayetleri, kadına yönelik şiddet, esnafın yaşadığı sorunlar ile başta işçi, çiftçi, esnaf, emekli ve engelliler olmak üzere toplumun tüm kesimlerinde artan sorunların çözümsüz kaldığını söyledi.

İŞSİZLİK PATLADI 

Türkiye’de AKP iktidarıyla işsizliğin patladığını anlatan CHP Milletvekili Gürer, “Atanamayan öğretmen, sağlıkçı, mühendis, mimar sayısı milyona ulaştı. Taşeron firmalarda kalan binlerce çalışan mağdur edildi. Açlık sınırı altında gelirle geçinmeye çalışan binlerce emekçi ve emeklimiz var” dedi.

MADDE BAĞIMLILIĞI KENTEN KÖYE İNDİ 

Ülkemizin, AKP iktidarında iş cinayetlerinde Avrupa 1’incisi durumuna geldiğini ifade eden Gürer, “Kadına şiddet canları yakıyor. Madde bağımlılığı kentten köye indi. Şans oyunlarıyla sömürü zirve yaptı” diye konuştu.

BÜTÇEDE IŞIK YOK 

2021 bütçesinde işçi, işsiz, çiftçi, esnaf, emekli ve engelli için bir umut olmadığını kaydeden CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “10 milyon işsizimize pandemi döneminde iş ve gelir kaybıyla milyonlarca esnaf ailesi eklendi. Küçük esnaf feryat ediyor. Kahveci, TEKEL bayisi, lokantacı, bakkal, kafe işleten, servisçi, kantinci ciddi mağdur. Esnafa kredi verildi, ödemeler başladı. Kirasını ödeyemeyen esnaf krediyi nasıl ödesin?” diye sordu.

GERÇEK SORUNLARLA İLGİLENİLMELİ

Gürer, AKP iktidarı yaşamı eziyete çevirdiğine de işaret ederek, bir an önce gerçek sorunlarla ilgilenilmesi; esnafın, çiftçinin, emekçinin, engellinin ve toplumun diğer kesimlerinin yaşadığı sorunlara çözüm bulunması gerektiğini sözlerine ekledi.

 

Gürer: “Cumhurbaşkanına çiftçinin perişan olduğunu anlatın”

CHP Milletvekili Gürer, KİT Komisyonu toplantısında TMO Genel Müdürü’ne seslendi:   “TMO bu yıl ne kadar buğday aldı?”  “TMO patates alımı yapmalıdır”

Ülkemizin kaliteli mercimeğini ihraç edip düşük kaliteli mercimeği ithal ediyoruz. Neden?”

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye’nin temel gıda ürünlerinde dışa bağımlı hale geldiğini belirterek, bu olumsuz tabloda TMO’nun yanlış uygulamalarının önemli rol oynadığını ifade etti. 

Yerli üreticiden yeterli alım yapmayarak ithalata yönelen TMO’nun, ‘piyasayı dengeleme’ bahanesiyle tüccarın lehine düzenleme yaptığını anlatan Gürer, “Yerli üreticiye verilen taban fiyatları, yurt dışındaki çiftçiyi korumak için sağlanan fiyat kadar bile değil” dedi. Gürer, ayrıca TMO’nun bu yıl ne kadar alım yaptığının da açıklanmasını istedi.

 

Gürer, TMO Genel Müdürüne, Cumhurbaşkanına sunum yaparken, çiftçilerin perişan olduğunu, icralık olduklarını, yeterli destek verilmediğini de anlatmasını önerdi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) Komisyonu toplantısında  Toprak Mahsulleri Ofisi’nin yanlış uygulamalarından kaynaklanan tarımsal sorunlara değindi.

Buğdayda yerli üretici için verilen taban fiyatın, yurtdışından ithal edilen buğday fiyatının çok altında kaldığını, Mercimeğin anavatanı olan Türkiye’nin, Kanada’dan mercimek ithal ettiğini, yerli çiftçinin depolarında nohut dururken, yurtdışından ithal edildiğini anımsatan Gürer, “TMO, ihraç edilebilecek ürünler için destekleme alımı yaparken, depolarda çürümeye terk edilen patates alımı yapmıyor. TMO bu haliyle artık çiftçinin kara gün dostu değil,” diye konuştu.

İTHALATÇI OLDUK 

CHP Milletvekili Ömer Fethi  Gürer, komisyon toplantısındaki konuşmasına, Türkiye’nin ithalatçı bir ülke haline geldiğini anlatarak başladı.  Türkiye’nin narenciye, fındık, üzüm gibi ürünleri ihraç ederken, hububat ve bakliyat gibi temel gıda maddelerini  ithal ettiğini ifade eden Gürer, dışa bağımlı hale gelen ülkemizde bunun nedenlerinin çok yönlü değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

YERLİ ÜRETİCİYE 1800 LİRA, YABANCIYA 2450 LİRA 

TMO’nun bu yıl makarnalık buğday için ton başına 1800 lira, ekmeklik buğday için de 1650 lira taban fiyat belirlediğini anımsatan Gürer, aynı TMO’nun Ağustosta yurtdışından 2450 liraya makarnalık buğday, 1800 liraya da ekmeklik buğday ithal edip, yurt içinde makarnalık buğdayı 1950 liraya sattığını hatırlattı. Gürer, TMO Genel Müdürü’ne “Aradaki farkın oluşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Niye bizim çiftçimizden bu fiyatlarla alım yapmadık?” diye sordu.

230 LİRA OLARAK AÇIKLANAN DESTEKLEME PRİMİ 100 LİRAYA DÜŞTÜ 

Gürer, Cumhurbaşkanının 4 Mayısta yaptığı açıklamada hububatta ton başına 230 lira destek primi verileceğini söylediğini de hatırlatan Gürer, ancak Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde destek priminin 100 lira olarak açıklandığını ifade etti.

YERLİ ÇİFTÇİYİ UNUTUP, YABANCIYA YÖNELDİLER 

Türkiye’nin yılda 8-10 milyon ton ithal ettiği buğday için ” Dâhilde işleme rejimi kapsamında geliyor, onu burada una, makarnaya çeviriyoruz, yurt dışına satıyoruz, Türkiye para kazanıyor” şeklinde açıklamalar yaptığını söyleyen Gürer, “Burada yerli çiftçi unutulup, yabancı çiftçi anımsanıyor. Yabancı çiftçinin ürettiği ürünü getirip Türkiye’de işleyip “Bunu sattık.” diye övünmek yerine neden kendi ülkemizin 2,5 milyon hektarda ortadan kalkmış olan buğday ekim alanında ekim yapıp bu açığını kapatma yoluna gitmiyoruz” şeklinde konuştu.

BUĞDAY ÜRETİCİSİ KAR ETMİYOR 

3 dönüm topraktan 1 ton buğday elde edilen ülkemizde, bunun maliyetinin 1560 lira olarak belirlendiğini ifade eden CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, verilen taban fiyatına göre üreticinin kar etmediğini, başka seçeneği olmadığı için ekim yapmaya devam ettiğini anlattı.

KANADA’DAN MERCİMEK İTHAL EDİYORUZ 

Mercimeğin anavatanı olan Türkiye’nin, tohum gönderdiği  Kanada’dan bile mercimek ithal etmesinin düşündürücü olduğunu vurgulayan Ömer Fethi Gürer, “Türkiye’nin kaliteli mercimeğini yurt dışına satıyoruz, ithal gelen ve  Türk mercimeğinden daha düşük kaliteli  olanı  mercimeği Türkiye iç pazarına veriyoruz. Bizim insanımız daha kaliteli mercimeği yemeyi hak etmiyor mu? Para kazanacağız diye kendi ülkemizin kaliteli mercimeğini yurt dışına satma anlayışı nasıl bir yaklaşım? Yani para için kendi insanımıza ikinci sınıf mercimek kalitesini sunmayı doğrusu yadırgıyorum” ifadelerini kullandı.

TMO PATATES ALIMI YAPMALI 

TMO’nun fındık, kuru üzüm, kayısı gibi ürünlerde destekleme alımı yaptığını belirten Gürer, ”Mutlaka alınsın ama bunlar zaten yurt dışına satılabilen ürünler. Bir de Türkiye’de üretilip de pazar payı olmadığı için tüccara mahkûm olan patates var. Toprak Mahsulleri Ofisi geçmişte patatesi almıştı ve bunu da depolayıp sonra satmıştı. Şu anda maliyeti 1 lira olan patatesi 60 kuruştan Toprak Mahsulleri Ofisi   Maliyetine alabilir, beş ay boyunca da Türkiye piyasasına vererek piyasayı da dengeleyebilirdi. Patatese geldi mi yoksunuz. Yurt dışına satışı olan ürünlere gelince de “Biz bunu yaptık.” diye anlatıyorsunuz. Esas olan çürüme durumunda olan ürüne de bakmanız değil mi? Toprak Mahsulleri Ofisi geçmişte patatesin alımını yaptı, yine yapabilir” diye konuştu.

TMO ÇİFTÇİNİN YANINDA YER ALMALI 

TMO’nun kamucu bir yaklaşıma dönecekse, öncelikle çiftçinin yanında olması gerektiğine işaret eden CHP Milletvekili Gürer, “Yani alıma girmeyeceksiniz, ithalattan başka iş yapmayacaksınız “Piyasayı dengeliyorum.” diyeceksiniz, tüccarın lehine dengeleyeceksiniz -çünkü alana gitmezseniz o, tüccara yarıyor- böyle sorunların varlığını sürdüreceksiniz; bu, olumlu bir durum değil” şeklinde konuştu.

NEREDEN NEREYE

2002 yılında 1 ton buğdaya karşılık 33 gram altın alabilen bir üreticinin bugün aynı buğdayla sadece 3 gram altın alabildiğine de değinen Gürer, bu şekilde devam ederse önümüzdeki süreçte hububat ekiminde sorunların artacağı uyarısında bulundu.

SÜNE İLACI BİLE PARAYLA 

Cumhuriyetin ilk yıllarında süne zararlısını toplayana ücret verildiğini, Demokrat Parti döneminden başlayarak 2006 yılına kadar uçaklarla süne mücadelesi yapıldığını hatırlatan Gürer, “Daha sonra süne için çiftçiye iki yıl ilaç bedeli verildi, şu an süne zararlısı için dahi çiftçi ilacı parayla almak durumunda kalıyor” dedi.

CUMHURBAŞKANINA DEYİN Kİ…

Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı ile Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürünün katıldığı komisyon toplantısında Ömer Fethi  Gürer, “Cumhurbaşkanına sunum yaptığınızda çiftçinin gerçek anlamda perişan olduğunu, kredisini ödeyemediğini, icralık olduğunu, yeterli desteğin verilmediğini, fiyatların yurt dışındaki çiftçiyi korumak için sağlanan kadar olmadığını söylemenizi temenni ederim” ifadelerini kullandı.

 

 

 

About Post Author