‘İktidarın yapacağı en hayırlı iş, alım gücünü yükseltmektir’
Deva Partisi Bodrum ilçe Başkanı Mehmet Billorer genel merkezin güncel yorum ve paylaşımlarını Bodrum’lu hemşerileri ile paylaştı.
Billorer yaptıkları ziyaretlerde enflasyon Bodrumlu hemşerilerimizin ilk sorunlarından biri olarak gündemde, DEVA Partisimizin Ekonomi ve Finans Politikaları Başkanı İbrahim Çanakcı önemli konulara değindi. Bizde Bodrumlu hemşerilerimiz için bunu değerli basınımızın aracılığı ile kamuoyuyla paylaşıyoruz dedi.
DEVA Partisi Ekonomi ve Finans Politikaları Başkanı İbrahim Çanakcı, TÜİK’in açıkladığı resmî enflasyon verilerine göre tüketici fiyatlarının (TÜFE) yüzde 19,25’e, yurtiçi üretici fiyatlarının (Yİ-ÜFE) ise yüzde 45,52’ye ulaşmasını değerlendirdi. Gıda fiyatlarındaki artışa dikkat çeken Çanakcı şu ifadeleri kullandı:
‘Maaş zamları gıda fiyatları karşısında iki ayda eridi’
“Gıda fiyatları, açlık ve yoksulluk sınırının en önemli göstergelerinden birisidir. Vatandaşın mutfağını ilgilendiren gıda fiyatlarındaki aylık artış yüzde 3,18; yıllık artış ise yüzde 29 seviyesine yükseldi. Böylece hükûmetin geçen ay memur, işçi ve emeklilere verdiği zamlar iki ay dayanmadan eridi. Zaten açlık sınırının altına düşen asgari ücretin alım gücü bu artışlar sonucunda daha fazla geriledi.”
‘Merkez Bankası’nın yılsonu enflasyon tahminleri geçerliliğini yitirdi’
Gıda fiyatlarının kuraklık nedeniyle arttığını söyleyen Çanakcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Küresel enflasyon baskısı artarak devam ediyor. Hükûmete, kurumlara ve politikalara güven kalmadı. Enflasyonla mücadelede başarı sağlanabileceğine dair inanç kayboldu. Tüm bunlar, Merkez Bankası’nın yıl sonu için açıklamış olduğu enflasyon tahminlerinin geçerliliğini yitirdiği anlamına geliyor.”
‘Yoksulluğu azaltmayan büyüme rakamlarıyla övünmeyi bırakın’
“Hükûmet ve Merkez Bankası başını kuma gömmekten ve gerçekleri inkâr etmekten bir an önce vazgeçmelidir. İktidar, vatandaşımızın hiçbir şekilde hissetmediği, yoksulluğu ve işsizliği azaltmayan ve istihdam yaratmayan büyüme rakamlarıyla övünmeyi bırakmalıdır. İktidarın yapacağı en hayırlı iş; alım gücünü yükseltmektir. Halkımıza insan onuruna yaraşır iş, aş ve refah düzeyi sağlamaya odaklanmaktır.”
‘Üretici ve tüketici fiyatları arasındaki makas tarihî rekor’
“Vatandaşların fiilen yaşadığı enflasyonun TÜİK’in açıkladığı verilerin çok üzerinde olduğu dikkate alındığında hayat pahalılığının ne kadar dayanılmaz hale geldiği daha iyi anlaşılacaktır. Ağustos ayında, yurtiçi üretici fiyatlarıyla tüketici fiyatları arasındaki makas yüzde 26,3 ile tarihî en yüksek seviyeye çıktı. Bu, tüketici enflasyonu üzerindeki baskıların önümüzdeki dönemde de devam edeceğini ortaya koymaktadır.”
‘Halkımızın yüksek faizler nedeniyle ödediği bedel artıyor’
“Hatırlanacağı üzere, Merkez Bankası politika faizlerini enflasyonun üzerinde tutacağını taahhüt etmişti. Enflasyondaki artışın sürmesi, halkımızın yüksek faizler nedeniyle ödediği ağır bedellerin artarak devam edeceği anlamına da gelmektedir.”
Eğitim Yüz Yüze Yapılacak Sağlık Koşullarına Hazır mı?
Deva Partisi Bodrum İlçe Başkanı Mehmet Billorer, Pazartesi başlayacak olan 2021-2022 eğitim öğretim yılı öncesi Pandemi dolayısıyla yaşanacak sorunlara karşı alınan önlemleri sordu.
1- Yüz yüze etiğim yapılacaksa salgının yaygınlaşmaması için gerekli alt yapı ve önlemler standartlara uygun şekilde sağlandı mı?
2-Özellikle yükseköğretimde milyonlarca öğrenci için yurt imkânı, uygun barıma, ulaşım ve beslenme koşulları mümkün mü?
3-Mevcut eğitim ortamı ve fiziki koşulları öğrenciler tarafından mikrobik hastalığın yayılımını engelleyecek şekilde düzenlenmiş mi?
4-Öğretmen-öğrenciler risk ve pandemi konusunda çok yönlü olarak eğitildiler mi?
5- Bütünlüklü bir risk analizi ve çözüm önerileri planlaması yapıldı mı?
Hepimizin de kabul ettiği gibi eğitim ve öğretim olgusunun başarısı doğrudan yüz yüze etkileşimle sağlanmaktadır. Yalnız ders anlatmak değil, öğrencinin sosyalleşmesi, sağlıklı ilişkiler kurması, etkileşimler içinde bulunması, sorgulaması ve öğrenmesi açısından yüz yüze eğitimi zorunlu olmaktadır. Mevcut müfredatımız da bu eksende şekillenmiştir.
Bu koşullar sağlanmadan en azından her sınıfa 10-12 öğrenci gelecek şekilde uygun fiziki mesafe, kademeli yerleştirme gibi önlemler alınmadan ilk ve orta öğretimin sağlıklı bir şekilde yüz yüze yapılmayacağı, bu aşamada basına yansıyan bilgi ve görüntülerden halen ülkemizde yüz yüze eğitimin yapılmasının riskleri barındırdığını görmekteyiz dedi.