World Government Bonds sitesinde, tahvilleri uluslararası piyasalarda işlem gören 21 ülke CDS oranları gösteriliyor. CDS oranı 300 baz puan üstünde olan ülkeler riskli ülkeler olarak kabul ediliyor ve dünya haritasında bu ülkeler kırmızı ile gösteriliyor. Dünyada kırımızı boyalı 3 ülke vardı; Rusya, Mısır ve Türkiye… Türkiye’nin ortadoks politikalara dönmesi ve son bir ayda da 3,5 milyar dolar kadar portföy yatırımı girmesi nedeni ile CDS oranı 278 ‘e indi. Böylece Türkiye riskli bölgeden çıkmış oldu ve kırmızı renk silindi.
CDS oranı düşmekle birlikte uluslararası piyasa şartlarına göre hala daha yüksektir. Söz gelimi; Almanya’nın 17, Güney Kore’nin 27 ve Yunanistan’ın 68 baz puandır.
CDS oranları ekonomik istikrarın bir göstergesidir. Ekonomik istikrar sorunu yüksek enflasyon ve daralma demektir.
2024 yılı enflasyon ve büyüme ne olur?
Enflasyon;
1- Faizler enflasyonu etkiler. Eksi reel faiz varsa, milli paradan kaçış artar. Tüketim artışı enflasyonu artırır. Tüketim eğilimi artarken tasarruf eğilimi düşer. Kısa ve orta dönemde yatırım eğilimi de düşer. Bu da arz azalması ve arz-talep dengesinin bozulmasına neden olur. İstikrar sorunu büyür.
Faiz enflasyonun üstünde olursa bu defa, yüksek reel faiz üretim maliyetlerinin artmasına neden olur. Oligopol piyasa yapısı olduğu için bu maliyetler de fiyatlara yansır.
Dengeli faiz politikası olmalıdır.
2023 Aralığın son haftasında en yüksek 3 aylık mevduat 52,17’ dir. 3 ay sonra TÜFE yüzde 50’ye inmez. Reel faiz yok demektir. En yüksek 6 aylık mevduat faizi de yüzde 50‘dir. Seçim sonrasında Haziran ayında TÜFE oranı daha yüksek olur ve yine reel faiz yoktur. Ancak eksi reel faiz düştüğü için, şimdi TL mevduatta da artış var. Düşük eksi reel faizin toplam talebi artırıcı etkisi nispi anlamda daha zayıf olur.
2- Asıl sorun seçim popülizmidir. Çünkü Siyasi iktidar, seçim olunca ekonomik ve siyasi dengeleri göz ardı ediyor. Seçim nedeni ile yine KOBİ’ lere ve Esnafa bol kredi dağıtacaktır. Kamu imkânlarını kullanacak, konvoylar yapacaktır. Kaldı ki; seçim sırasında tüm partilerin seçim harcamaları toplam talebi artırır ve enflasyon artar.
3- 2024 bütçesi iş ve hizmet üretme bütçesi değil, bir transfer bütçesidir.
Bütçe içinde Faiz, kur farkı, kamu özel yatırımları nedeni ile müteahhitlere ödeme, bütçenin yüzde 30’u kadardır. 2,6 trilyon bütçe açığı var. Hizmet üretmeyen transfer bütçeleri enflasyonist bütçedir.
4- Kur şokları ve reel kur artışı da , maliyetleri ve fiyatları artırır.
MB TÜFE bazlı reel kur endeksine göre Aralık ayında TL yüzde 45 oranında daha düşük değerdedir. Bundan sonra daha düşmemesi gerekir. Ama bu normal bir ekonomi için geçerlidir. Türkiye de seçim nedeni ile siyasi sorunlar tırmanırsa, dış ilişkilerde sakatlık olursa, ekonomi yönetimi ekonomiye yanlış müdahale yaparsa, kur artışı olur ve enflasyona yansır.
Sonuç olarak;
İMF’nin 2024 Türkiye için TÜFE tahmini yüzde 62,5’tir.
Seçim sonrası TÜFE oranı artar. MB ‘da hükümet de bu nedenle 2024 yılının ikinci yarısından sonra, yani seçimden sonra enflasyonun düşeceğini söylüyor. Ancak dengesiz seçim popülizmi yılın ikinci yarısında hiper enflasyon riski de var.
Eğer hükümet faizde olduğu gibi yine şok yanlışlar yapmaz ise, 2024 TÜFE oranı yüzde 60 olur.
(Yarın 2024 büyüme tahmini)
Yayın Köşe Yazıları, Son Köşe Yazıları, vitrin, vitrin2, Yeni Çağ