11 ayın sultanı geldi, hoş geldi. Uzun saatler aç kaldığımız, beslenme düzenimizin değiştiği bu dönemde dengeli beslenmek büyük önem taşıyor.
Normal günlerde, herhangi bir öğünde eksik aldığımız bir besin ögesini gün içinde ara öğünlerde veya diğer ana öğünlerde tamamlama fırsatımız olurken ramazan ayında öğün sayımız sınırlanıyor. Ramazanda dengeli ve düzenli beslenmenin önemini belirten Özel Yücelen Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Ceren Türk Balcı konuyla ilgili bilgiler verdi.
Ramazan ayı gündelik beslenme düzenimizin değiştiği bir aydır. Ramazanda öğün sayımızın azalması ve günlük aldığımız enerjinin düşmesi ile birlikte metabolizmamızdada yavaşlama görmekteyiz.
Sağlıkla ilgili sorunu olan kişiler kalp hastalığı, diyabet, böbrek hastalığı yüksek tansiyon, kan sulandırıcı ilaç kullananlar, sürekli ilaç kullanmak zorunda olanlar, kanser hastaları, gebe ve emziren annelerin oruç tutmaları sakıncalı olabileceği için doktoruna danışmaları gerekmektedir.
Oruç sırasında gün içerisinde baş ağrısı, halsizlik, mide bulantısı gibi sorunlar yaşanabilir. Bunların önüne geçmek için yeterli ve dengeli beslenme bu aşamada önem taşımaktadır.
Gün içerisinde enerjimizin düşmemesi ve sağlıklı bir ramazan geçirmek için dikkat etmemiz gerekenler;
- Sahura mutlaka kalkmalıyız. Ramazanda yapılan en büyük hatalardan biri gece yatmadan yemek yemektir. Bu durum bizim gün boyunca daha çok acıkmamızı ve halsiz hissetmemizi sağlar. Hafif yapılacak bir kahvaltı veya az yağ ile yapılmış sebze yemekleri sahurda tercih edilecek sağlıklı tercihlerdendir. Beyaz ekmek yerine tam tahıllı ekmek veya çavdar ekmeği tercih edilmelidir. Hamur işlerinden, salam sosis, sucuk gibi şarküteri ürünlerinden uzak durulmalıdır. Bunların yerine gün boyunca bizi tok tutacak bir tane haşlanmış yumurta yanında yarım yağlı ve az tuzlu beyaz peynir ile yapılmış kahvaltı tercihimiz olabilir.
- İftar öğünümüzde sahur öğünümüz kadar dikkat etmeliyiz. Orucumuzu çorba ile açıp yaklaşık 5-10 dakika kadar ara verdikten sonra yemeğe geçmek doğru bir tercih olacaktır. İftarda boş mideyi bir an doldurmak şeker-tansiyon problemlerine ve hazımsızlık sıkıntılarına yol açabilir.
- İftardan yaklaşık 1,5-2 saat sonra ara öğün yapabiliriz. Bu öğünlerimizde şeker oranı düşük meyvelerden veya şerbeli tatlılar yerine haftada 1gün tüketebileceğimiz sütlü tatlılardan yana kullanabiliriz.
- Mide sıkıntısı yaşamak istemiyorsak pişirme yöntemlerimizde kızartma, kavurma yerine ızgara ve haşlanma tercih edebiliriz. Aşırı miktarda acı, ekşi, tuzlu baharatalardan uzak durmalıyız.
- Ramazanda hareketsizlik bağırsak hareketlerimizin yavaşlamasına sebep olabilir. O yüzden iftardan 1 saat sonra yapacağımız bir 45-60 dakikalık yürüyüş bunun önüne geçmemize yardımcı olacaktır.
- Gün içerisinde su tüketimimiz olmayacağı için iftar ile sahur arasında mutlaka 2-2,5 lt su tüketmeye özen göstermeliyiz.
Ağzınızın tadının bol olduğu, sofranız ve yuvanızda bereketin, huzurun eksik olmadığı, sağlık dolu nice Ramazanlar diliyorum.